Kamûs-ı Türkî, sosyal bilimler alanında pek çok araştırmacının adata başucu kitabıdır. Türkçe’nin kelime hazinesini bütün zenginliği ile meydana çıkarmayı gaye edinmiş olan eserde, Anadolu Türkçesi’nin unutulmuş veya terk edilmiş eski sözlerine de yer verilmiştir.
Dünyada hiçbir kimse tasavvur olunamaz ki lisanının bütün kelimelerini bilsin veya cümlesini hafızasında tutabilsin.İşte bundan dolayı “lügat kitabı” bir lisanın hazinesi hükmündedir… Mükemmel bir kamusu olmayan her lisan “servet-i tabiyesi” demek olan kelimelerini günden güne kaybederek artık kendi sermayesiyle bir şey ifade edemeyecek dereceye düşer. (Ş. Sami) |
Kamûs-ı Türkî, sosyal bilimler alanında pek çok araştırmacının adata başucu kitabıdır. Türkçe’nin kelime hazinesini bütün zenginliği ile meydana çıkarmayı gaye edinmiş olan eserde, Anadolu Türkçesi’nin unutulmuş veya terk edilmiş eski sözlerine de yer verilmiştir.
Eser, Zenker’den Redhouse’a, ve Ahmed Vefik Paşa’ya kadar doğu ve batı’dan geniş bir lügat hazinesine yaslanır. Böylece Şemseddin Sami yerli veya yabancı kaynaklardan derlediği Türkiye’ Türkçesine ait kelimeleri 20 senelik tecrübesi ile bir araya toplayarak muntazam bir terkip meydana getirmiştir.
Ayrıca üç dilden mürekkep bir lisan addolunarak Türkçe ’ye Osmanlıca denilen bir devirde lügatin “Türk” ismi verilerek Kamus-i Türki olarak adlandırılması ve önsözünde içinde ne kadar yabancı kelime bulunursa bulunsun bu dile başka isim verilemeyeceğini ifade edilmesi açısından önemlidir.
Aslen Arnavut asıllı olan Şemseddin Sami Bey, 19. yüzyıl Türk edebiyat ve fikir dünyasının enteresan simaları arasındadır.
Arnavutça, Türkçe, Yunanca, eski Yunanca, Fransızca, İtalyanca Arapça, Farsça bilen yazar pek çok sahada eser vermiştir. Bir entelektüel olarak Şemseddin Sami Bey’in gazetecilik ile başlayan yazı hayatı edebi eserler, tercüme faaliyetleri, ansiklopedi neşri ve lisan ve lügat çalışmalarına doğru gelişen bir seyir takip eder. |
Şemseddin Sami Bey Kimdir?
Şemseddin Sami Bey’in “Taaşşuk’u Talat ve Fitnat” Türk edebiyatında Avrupai tarzda yazılmış ilk romandır. Ancak yazar düşünce hayatımızdaki asıl yerini sözlük çalışmaları ve Türk diline dair meseleler üzerindeki kaleme aldığı eserleri ile kazanmıştır.
Ömrünün tam 23 senesini adadığı ansiklopedi ve lügat çalışmaları onu Türkçe’nin müstesna simaları arasına taşımıştır. Kendi zamanının önde gelen şahsiyetlerinin dahi teşebbüs etmekten çekindikleri lügat işini tek başına üstlenişi ve sonuna kadar bu sahayı hiç bırakmayışı adeta hayret ve hayranlık uyandıracak derecededir.
İlk lügat çalışması olan Kamus-ı Fransevi ile kendinden önce kaleme alınan Türkçe – Fransızca sözlük çalışmaların hepsinden üstün olduğu görülmektedir. Lügatin neşrinin ardından yazar, Sultan Abdülhamid tarafından mükâfat olarak “iftihar” madalyası ile ödüllendirilmiştir.
İşte bu Türkçe – Fransızca lügat çalışması sırasında Şemseddin Sami Bey, iyi bir Türkçe lügate olan ihtiyacı hisseder ve Kamus-ı Türki’yi kaleme alır. Yazar, Arapça ve Türkçe Lügat kitaplarının yanında bu dillerin kolay öğrenimi için gramer kitapları da kaleme almıştır.
Tercüme faaliyetleri arasında başta “Sefiller” olmak üzere Avrupa dillerinden pek çok edebi eserin çevirisini yapmış bunların yanında Orhun Abideleri ve Kutadgu Bilig’in izahlı tercümelerini kendi zamanının diline kazandırmıştır.
Ömrünü bu meşakkatli çalışmalara adayan Şemseddin Sami Bey yaşına kıyasla erkenden “ihtiyar” ve yorgun düşerek nihayet 1904 yılı yazında 54 yaşında vefat eder. Ölümü toplumun her kesiminde geniş üzüntü bıraktır. Yazar aynı zamanda Galata Saray Spor Kulübü’nün kurucusu Ali Sami Yen’in de babasıdır.
Şemseddin Sami Bey’in Kamûs-ı Türkî lugatını aşağıdaki bağlantıyı tıklayarak bilgisayarınıza indirebilirsiniz. Okunabilirliğini etkilememek açısından eser yüksek boyutta yüklenmiştir(700MB)
Bibliyografya:
Ö. Faruk Akün, “Şemseddin Sami”, MEB İslam Ansiklopedisi, C.XI, 22, Eskişehir – 2001
Kamûs-ı Türkî, Şemseddin Sami, İkdam Matbaası, Dersaadet – H.1317