17. asırdan bugüne değin uzanan bir yelpazede, eski gazete sayfaları arasında dolanmak, Türkiye ve Osmanlı’ya dair haberleri kovalamak, adeta “Zaman makinasına” binmek gibi. Hele ki söz konusu yabancı basın olunca, Avrupa’dan Amerika’ya hatta Avusturalya’ya Dünya coğrafyasının muhtelif yerlerine bir “eski zaman hayaleti” misali savruluyor insan.